Pazar, Eylül 25, 2005

"Ben yaşamadım, kitaplar arasında büyüdüm"


Dergi bitti, edebiyat yazıları yeniden başladı... Bugünkü misafirimiz Jorge Luis Borges.

Hikâye bu ya, Borges bir gün havaalanındayken, onu pek seven bir okuru heyecanla Borges'e yaklaşır ve sorar:
-Siz ünlü Borges değil misiniz?
Borges şöyle yanıt verir:
-Evet, kimi zaman...

Borges'i nasıl anlatabilirim ki? Borges iyisi mi, bir ikinci yazının konusu olsun, ben size başlığa çektiğim cümlenin hikâyesini anlatayım...

Dünyanın en çok kitap okuyan insanlarından olan ve muazzam bir kütüphaneye sahip olan Borges, 1955 yılında Arjantin'in başkenti Buenos Aires'in en büyük kütüphanesinin başına getirilir. 900.000 kitap ve Borges başbaşadır artık.

Ama yazgı ona bir oyun oynar... 1955 yılının sonbaharında Borges, artık kör olmuştur. O, artık artık kapaklarını bile doğru dürüst göremediği yüz binlerce kitabın efendisidir! Oturur bir şiir yazar:

"Kimse yakınıp yerindiğimi sanmasın
Bu lütfundan yüce Tanrı'nın,
Bana ilahi bir şaka yaptı
Kitabı ve körlüğü aynı anda bağışladı..."

1 yorum:

trc dedi ki...

Ben bu adamdan çok etkilendim. kum kitabını hala okurum. Ren nehrinin kıyısında kendisiyle karşılaştığı bir öyküsü vardır. muhteşemdir.